5 Ağustos 2015 Çarşamba

motosiklet vs. araba

motosiklet kullanmayan kişilerin motorculara karşı sabit ön yargıları var. onlara göre biz aralardan geçeriz, aynalarına çarparız, ters yönden gideriz, kaldırımlara çıkarız, emniyet şeridinden süreriz. hele o kuryeler yok mu? motosiklet üzerinde akrobasi hareketleri yapa yapa giderler. kısacası motorcu kural tanımayan, trafikte bütün araçları tehlikeye atan serseri kişiliğin tekidir. istanbul trafiğinde 3 milyon araç olduğunu farzetsek, bunun taş çatlasa 250 bini motosiklet olsa, asıl motorcuların ne kadar tehlikeli bir sahada yer aldığını farketmemiz gerekiyor. motosikletlere atfettiğiniz trafik kuralı ihlallerinin büyük bir çoğunluğunun sebebi genel türk sürücüsünün kafa yapısının bozukluğu aslında. motor kullanan kişi bir anda evrim geçirip, isviçreli veya alman olmuyor. bütün o bık bık söylendiğiniz mevzuların çoğunu, yarın sizin altınıza bir motor versek bin katını yapacağınızdan hiç şüphem yok. şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve söyleyin. kaçınız gün içinde yayalara yol veriyor? kaçınız sıkışık trafikte, kısa mesafe diye ters yönlere akmıyor? kaçınız emniyet şeridine hiç girmiyor? kaçınız sapak çıkışına, en soldan milleti makasa alarak sağa kırmıyor? her dönüşte sinyal veriyor musunuz? kaçınız motorları sollarken nizami uzaklığını koruyor? ben bu soruların büyük bir çoğunluğuna uyacak bir türk tanımıyorum. muhakkak bir yerde fire veriyoruz. biz siziz sayın beyler ve hanımefendiler. sizin 2 teker üstünüzdeki haliniziz. siz bütün ihlalleri kapalı kutu korunaklı aracınızda yapıyorsunuz. biz ise korunaksız motorumuzla. peki neden? çünkü; biz yolun ortasından gidemiyoruz, götümüze hemen bir araç yapışıyor. ''ne var yolun ortasında'' kornalarıyla son anda kendimizi yana atıyoruz. bizi sıyırarak solluyorsunuz. sıkışık trafikte aralardan dikkatlice geçmeye çalışıyoruz, yolu kapatıyorsunuz, ben bekliyorum sen de bekle mantığınız giriyor devreye. yağmurda ıslanmasın veya 50 derece güneşte pişmesin yol vereyim demiyorsunuz. o kadar süratli gidiyorsunuz ki ışıklarda bekleyen motorcunun tepesine inebiliyorsunuz. o kadar şuursuzca yakından izliyorsunuz ki motorcunun kıçından vurup onu 50 metre havaya fırlatabiliyorsunuz. o kadar umarsızca aynaya bakmadan direksiyon kırıyorsunuz ki demir korkuluklara ve hatta çelik tellere savurduğunuz motorcunun kafasını koparabiliyorsunuz. frene değil sadece kornaya basıyorsunuz. sağ tarafa parkedip mal gibi kapıyı açıp sağdan kendi yolunda gelen motorcuyu aracınızın kapısına sinek gibi yapıştırıyorsunuz. kuryeler kötü motorcu. race kullananlar apaçi. harleyciler snob. touringçiler artiz. bi tek siz formula 1 pilotusunuz çünkü... trafik kurallarını noktası virgülüne uyguluyorsunuz. komik olmayın ve motorları, motorcuları farkedin. sizinle aynı köprü parasını veriyoruz, hayvan gibi vergiler ve sigortalar ödüyoruz. motosikletlerin şu ülkede park yeri bile yok. havaalanında veya avmlerde lütfedip yapılan 30 m2 lik alanlara bile yer bulamayınca aracınızı çekiyorsunuz efendiler. o yüzden şimdi bize bok atacağınıza çuvaldızı kendinize çevirin ve batırın. ve bugün bir motorcu öldürmediğiniz için allahınıza dua edin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder