
eğer bir enstrüman çalmak istiyorsanız önce o sazı gerçekten sevmeniz gerekiyor. daha sonra da o sazı çalmaya elverişli misiniz ona dikkat etmeniz lazım. kısa ve dolma parmaklıysanız gidip kontrbasla vakit kaybetmenize gerek yok mesela. flüt çalmak istiyorsanız, solunum hastası veya zenci dudaklıysanız da olmaz. genelde aileler çocuklarına ufak yaşlardan itibaren müzik aleti çalması için seferber oluyorlar. bu konuda gitar ve piyano sanırım açık ara önde. çocuğun fikrini soran yok ama. çocuk piyanoyla cebelleşip 2 notayı yanyana getirir getirmez çocuğa mozart muamelesi yapmaları ise kendi egolarının tatmininden öte bir şey değil. sanırsın rachmaninof çalıyor piç. okullarda ders diye öğretilen blok flüt ise bence tamamen müzik zevkini köreltsin diye keşfedilmiş bir enstrüman. kulak zarına sinek kaçmış hissiyatı oluşturan bu sazı ben evden içeri sokmam ne yalan söyliyim. genel müzik bilgisiyle çocuğa entrüman tanıtımı ve örneklemelerle kendine uygun bir seçim yapması için fırsat verilmeli diye düşünüyorum. böylelikle, belki de harika bir tromboncu olacak birine zorla mandolin çaldırmanın alemi var mı? vakit kaybı. ha tabii bu arada ritm duygusu ve kulağınız yoksa sittinsene çalışsanız bir enstrüman çalamazsınız. banu alkan gibi inatla müzik yapma sevdanız varsa sizleri kategori dışı bırakıyorum. gelelim ana sorumuza; hangi enstrüman daha kolay? başlangıçta günde en az 8 saat metronomla etüdler yapıp, beyniniz uyuşana ve parmaklarınıza kramp girene kadar çalışmaya gözünüz yiyorsa hemen kolları sıvayın. yeteneğiniz doğrultusunda bir kaç sene içerisinde çalmaya başlarsınız. ama işin groove kısmı için gerçekten gür akad'ın da dediği gibi bir 30 seneniz heba olabilir. hadi kolay gele.